İdlib’de yedi düvele karşı tek başına

azdığında, ordumuz İngilizlerin ensesinden tutup üzerimize fırlattığı Yunan’a karşı varoluş mücadelesi veriyordu. Zahire bakarsan karşımızda Yunan vardı, Yunan’ın arkasında ise başta İngiltere olmak üzere yedi düvel…

İstiklal Savaşı’nda biz Yunan ile değil, yedi düvel ile savaştık. Tıpkı bugün Suriye’de Esed rejimi veya PYD/PKK ile değil, Rusya-İran hattı ve de ABD-Haçlı İttifakı ile savaştığımız gibi.

PUTİN MAŞA KULLANMAYI SEVİYOR

33 Mehmetçiğin şehadete yürüdüğü, 32’sinin de yaralanarak gazi rütbesine eriştiği son saldırıyı Esed rejimine ait uçakların yaptığı söyleniyor. Nitekim Rusya cihetinden gelen malumat da bu yönde. Rus Savunma Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada deniyor ki, Türk askerinin vurulduğu bölgede Rus uçakları herhangi bir operasyon yapmıyormuş.

Bu kadarla kalsa iyi! Rus tarafı aynı açıklamada şöyle deme küstahlığında bulunuyor: “Türk askeri olmaması gereken bölgede Suriye jetlerince vuruldu.” Evet, yanlış duymadınız. Türk askeri orada bulunmamalıymış. Çakma çar Putin böyle buyuruyor. Üstelik bununla da kalmıyor, sanki kendisi her askeri intikali bildiriyormuş gibi Türk askerinin bulunduğu noktayı haber vermediği için Ankara’yı suçlamaya, kendisini sütten çıkmış ak kaşık ilan etmeye çalışıyor. Peşinden pişkin bir surat ifadesiyle sırıtıp “Türkiye’nin kayıpları sonrası ateşkesi uygulamaya hazırız” demeyi ihmal etmiyor.

 

Yeni sayımızda!

 

Benzer konular