Türkiye’de uzun yıllardır tartışma konusu olan Alman Vakıflarının, memleket üzerindeki çabaları uzun bir geçmişe dayanıyor. Avrupa’nın en güçlü ekonomilerinden biri olmasına rağmen, ikinci dünya savaşı sonrasında silahlı gücünden mahrum kalan Almanya, küresel denge içindeki rolünü sivil güç diplomasisi üzerinden STK ve düşünce kuruluşları eliyle yürütüyor.
Son iki yılda silah ihracatı en fazla artan ülkeler arasında yer alan Almanya, kendine göre hak ettiği mevzilere tutunabilmek için enstitü, STK, dernek ve platform adı altında birçok silahsız orduları faal olarak kullanmayı sürdürdü. İmparatorluk yıllarında Doğu’nun zenginliklerine açılış kapısı olarak görülen Anadolu ve Mezopotamya, ikinci dünya savaşı döneminde sosyalizmin yayılmasını engelleyen kapı, günümüzde ise 70 yıllık Alman paradigmasını tehdit eden göçlerin önündeki set olarak konumlandırılıyor.
Yeni sayımızda!