Kabakgiller ailesinden olan salatalık (hıyar) Anadolu insanının en çok sevdiği meyvelerdendir. Bol sulu, bol çekirdekli olan salatalığın lezzeti tuzlanarak artırılır. Salatalığın en iyi yenilme biçimi kabuğu ile olandır. Kozmetik sektörünün de en çok istifade ettiği bitkilerinden olan salatalık, günümüzde her mevsimde bulunabiliyor ise de kışın yenilmesi asla tavsiye edilmez.
Vücudu serinletici özelliği nedeniyle yaz meyvesi olan salatalık kışın yenildiğinde insanın üşümesine neden olur. Aslına bakılırsa bu bütün yaz yiyecekleri için geçerlidir. Bazı gıdaların yazın, bazılarının da kışın yenilmesindeki asıl hikmet de bu olsa gerektir.
Kışın yenilecek ise yazdan hazırlanmış olan sirkeli turşusu yenilmedir. Özellikle turşu severler için sirke ile birleşen salatalık bambaşka bir lezzete bürünür.
Hz Âişe validemiz (r.a.) oldukça zayıf olduğu bir dönemde Rasülullah (s.a.v.) Efendimiz, hurma ile birlikte salatalık yemesini tavsiye etmiştir. Bu tavsiyeye riayet eden annemiz, ardından aşırı zayıflık illetinden kurtulmuştur.
Genellikle domates, soğan, maydanoz vs gibi sebze-meyvelerin doğranması, zeytinyağı, sirke ve tuz ilavesiyle yaptığımız salatanın vazgeçilmezi elbette salatalıktır. Ayrıca taze yoğurt, sarımsak ve zeytinyağı ilavesiyle yapılan cacık ise nefis ve güçlü bir gıdadır. Bu nedenle salatalık neredeyse her Anadolu insanının sofrasında kendine her zaman özel yer bulur. Salatalık soğuk su içinde bir müddet bıraktıktan sonra yenilirse lezzetinin arttığı görülür.
Mâlum olduğu üzere tohumlarımızın genetik yapılarına müdahale edilerek hibritleştirildi. Bu yüzden piyasadaki özellikle de mevsim dışı satılan salatalıklar hibrit tohumlardan elde edilir. Bu yüzden asla tercih edilmemelidir. Kadim ( geleneksel / atalık) tohumlardan elde edilen salatalık, şekil ve koku bakımından oldukça farklı olduğu için aradaki farkı anlamak çok kolaydır. İki salatalığı birlikte yediğinizde de tat farkını hemen hissedersiniz.
İHTİVA ETTİĞİ VİTAMİNLER
A VİTAMİNİ
A vitaminin eksikliği insanda kısırlığa neden olur. Salatalığın hem kabuğu, hem meyvesinde bol miktarda A vitamini vardır. Bu vitamin aynı zamanda insanı bulaşıcı hastalıklara karşı korur. Çocukların, gençlerin büyümelerine, dişlerin sertleşmesine, derinin kuvvetlenmesine yardım eder. Ağız ağrılarını giderir. Gözü güçlendirir. İdrar ve safra yollarını düzeltir, kum ve taş oluşumunu engeller. Cinsî gücü artırır.
C VİTAMİNİ
Salatalıkta bol olan bir başka vitamin ise C’dir. Bunun vücut için ehemmiyetini herkes bilir. C’nin eksikliği, azlığı diş çürümesi ve diş etleri kanamasına, eklem ağrı ve şişliklerine neden olur. C vitaminin eksikliği insanı ordusunu kaybetmiş devletlere dönüştürür ki, bu da kanda akyuvarların azalmasına yol açar.
B1 VİTAMİNİ
İnsan yeteri miktarda B1 alamazsa el ve ayaklarda uyuşma ve tutulma meydana gelir. Sinirler ve kalbin çalışma ritmi bozulur. Salatalıkta bolca B1 vitamini de mevcut.
BİR CACIK DÜŞÜNÜN!
Yukarıda da ifade ettiğimiz gibi, yoğurt, salatalık, sarımsak, zeytinyağı, nanenin ceminden bir cacık yaptığınızı hayal edin. Yoğurdunuzun gerçek sütten ev yapımı olduğunu, salatalığınızın mevsiminde, tabii tohumdan suni gübresiz yetiştirildiğini, zeytinyağınızın soğuk sıkım ve sarımsağınızın ithal olmayan yerli bir hasat mahsulü olduğunu farz edin. Zeytinyağında A ve D vitaminleri, yoğurtta A, B, C vitaminleri, sarımsakta C vitamini ile birçok mineral yer alır. Buna salatalıkta olanları da eklediğinizde işte size bir vitamin deposu. Sofrasında cacığı olan bir kişi, bu bozulmuş dünyada cennette yaşıyor gibi olmaz mı? İşte tam da öyle olur!
SALATALIĞIN SUYU
Salatalığın suyu yumuşatıcı bir maddedir. Ezilerek veya aletlerle çıkarılan bu su cilde sürülürse yumuşaklık verir. Deride çıkan kuru egzemalara, kaşıntılara iyi gelir. Gerçek salatalık suyu eklenerek yapılan sabunlar da böyledir. Cildin canlı ve güzel olması için yüzünüze salatalık suyu sürebilirsiniz. Ayrıca erkekler traştan sonra yüzlerinde yanıklık, kırmızılık, sivilceler zuhur ettiği zaman bir dilim salatalık kesip cilde yapıştırdıklarında iyi geldiğini ve acının yok olduğunu görürler.
BAZI FAYDALARI
Eski hekimler ateşli hastaların alınlarına, ellerinin üstlerine ve ayaklarına körpe salatalardan dilimler keserek koyarlardı.
Sinir kaynaklı baş ağrısı olduğunda alına koyulan salatalık dilimleri ağrıyı giderir. Güneşin yaktığı ve tahriş ettiği cilde salatalık suyu karıştırılmış yoğurt sürmek ağrıdan ve acıdan kurtulmanın yegâne çaresidir.
Salatalığın tohuma kaçmışlarının da çekirdekleri yenilirse peklik hastalığına iyi geldiği görülecektir. Ancak bir kez daha tekrarlayalım ki, bu faydalar tabii yani hibrit olmayan tohumdan elde edilen salatalıklar için geçerlidir.
Ateşi çıkmış bebeklerin kundak arasına veya yatağının içine soyulmamış salatalık konulduğunda ateşi azalttığını da aklınızdan çıkarmayın!
En önemli özelliği idrar getirici oluşu, kanı temizlemesi ve vücut hatlarını korumasıdır. Zayıflamak isteyenler salatalık, sarımsak, maydanoz, limon ve zeytinyağıyla yapılmış salatadan yemelidir.
Üre asidini ve fazla yağları giderir. Çok zayıf mideliler ve bağırsaklarından şikâyetleri olanlar salatalığı haşlanmış olarak da yiyebilirler ya da sebze çorbalarına katabilirler. O zaman hazmı çok kolay olur.
Hanımlara son olarak bir tüyo verelim: Mutfakta ocak karşısında çalıştığınız sırada ortadan uzunluğuna ikiye kesilmiş bir salatalığı tuzlayınız. Sulanan salatalığın üzerine bir pamuk bastırarak suyunu pamuğa emdiriniz, bu pamukla yüzünüzü ovuşturunuz. Yüzünüzdeki değişikliği fark edeceksiniz.
BESİN DEĞERLERİ
100 gr kabuklu taze salatalıkta
Fosfor 27 mg
Kalsiyum 25 mg
Demir 1,1 mg
Sodyum 6 mg
Potasyum 160 mg
Magnezyum 11 mg
A vitamini 250 IU
B1 vitamini 0,03 mg
B2 vitamini 0,04 mg
B3 vitamini 0,2 mg
B6 vitamini 0,042 mg
C Vitamini 11 mg
D Vitamini 67 µg
Kalori 15
Protein 0,9 gr
Karbonhidrat 3,4 gr
Kolesterol 0
Yağ 0,1 gr
Lif 0,5 gr