‘Gel faşist batı bize gel!’

ABD Başkanı Donald Trump ve aşırı sağcı Avrupalı liderin söylemleriyle meşru zemine dayandırılan aşırı sağcı popülist söylemler, Avrupa ve ABD’nin gözünü mültecilerle “mücadele” konusunda İsrailli şirketlere çevirdi. İsrail Filistinlilere karşı işgal, yıkım ve katliamlarında kullandığı ve “savaşta ispatlanmış” şeklinde pazarladığı teknolojik alet ve şirketleri sınırlarında mültecileri istemeyen Avrupa ve ABD tarafından rağbet görüyor.

ABD ve Avrupa’nın son yıllarda artan göç karşıtı politikaları, sınır güvenliği endüstrisini canlandırdı. Sınırlarına yığılan mültecilerle askeri ve ırkçı söylemler yoluyla mücadele eden AB ve ABD’nin bu alandaki rol modeli ve en büyük tedarikçisi ise İsrail. İsrail 12 yıldır Gazzelilere karşı uyguladığı “denenmiş” ve “garanti” silahlarıyla, ABD ve AB’nin mülteci ve istemeyen ülkelerinin çaldığı tek kapı.Özellikle göçmen akışının devam ettiği Avrupa, İsrail’in sınır güvenliği konusundaki ırkçı yaklaşımları ve ölümcül teknolojilerini giderek daha fazla benimsiyor.

KARGALARIN KILAVUZU: İSRAİL

İsrail, aşırı sağın yükselmesine neden olan ve devlet politikalarını şekillendiren göçü iç siyasetin dert aracına dönüştüren Avrupa’nın bir numaralı savaş ve teknoloji pazarı haline geldi. İsrail’in Avrupa’ya ihraç ettiği savaş araçları ise, Filistinliler ve Filistinli mülteciler üzerinde test edilmiş ve kullanılmış. İşgal devletinin Filistinliler ile başa çıkma(!) usullerini kolaylıkla benimseyen Avrupalı yönetimler ile İsrail rejimi arasında ise sayısız benzerlik bulunuyor.

2. SINIF YAHUDİ’DEN 3. SINIFLARA AŞAĞILAMA

– Aşkenaz Yahudiler İsrail’in birinci sınıf vatandaşı sayılıyor.
– Seferad Yahudiler ise 2. sınıf kabul ediliyor.
– Seferatlar hiçbir zaman devletin en üst kurumlarında görev alamıyor.
– 1. sınıfın 2. sınıf olarak aşağıladığı Seferatlar ise 3. sınıf Yahudi sayılan Afrika kökenlileri aşağılıyor.
Fiziksel şiddet ve savaş suçu işleyen İsrail, son yıllarda Sina sınırından gelen Afrikalı göçmenlere muamelesiyle de ırkçı devlet özelliğini tescilledi. İsrail’deki Seferad baş hahamı mart ayında yaptığı vaazında siyahilerden “maymunlar” diye bahsetti. İsrail Başbakanı Netanyahu da Haham’dan geride kalmayarak “Afrika’dan göçmen akışının Sina’daki terörden “çok daha kötü” olduğunu söyledi. Netanyahu bir başka konuşmasında ise göçmenlerden “köstebek” şeklinde bahsetmişti.

PARTİ SONA ERDİ

İsrail’in ırkçı söylemleri Avrupa sağının söylemleri ile birebir örtüşüyor.

– Hollanda Dışişleri Bakanı Stef Blok: “Genlerimizin derin bir yerlerinde herkesin belli olduğu bir grup ile birlikte olmak istiyoruz ve yabancı insanlarla bağ kuramıyoruz.”
– Aşırı sağcı bir saldırgan Macerta kasabasında 6 Afrikalı göçmeni yaraladı. Bu gelişme ırkçılık ve faşizm tartışmasını ayyuka çıkardı.
– İtalya’da hükümet, ırkçılığı körüklemekle suçlanıyor. Ülkede aşırı sağcı Lig Partisi’nin lideri, Matteo Salvini hem başbakan yardımcılığı, hem de İçişleri Bakanlığı yapıyor: “La pacchia e’finita” yani “göçmenler parti sona erdi” dedi
– Lig Partisi Trump’ın “Önce Amerika” sloganını taklit ederek “Önce İtalyanlar” başlıklı faşit mitingler düzenliyor.

İsrail Avrupa’yı böyle sömürüyor

Kendini Avrupa’nın göç karşıtı popülist söyleminin lideri konumunda gören Salvini ay başında İsrail’i ziyaret etmiş ve İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu ile Lübnan sınırını gezerek İsrail’in uyguladığı sınır güvenlik önlemlerini yerinde görmüştü.
İtalya sınır güvenliği konusunda İsrail’in peşinden giden tek Avrupa ülkesi değil elbette. 2009 yılında maliyeti 6 ila 9 milyar euro civarında olan Avrupa sınır kontrol güvenliği piyasasının 2022 itibariyle 50 milyar Euroya ulaşması bekleniyor. Dünyanın en büyük yedinci silah ihracatçısı ve önde gelen drone ihracatçılarından biri olan İsrail de bu alandaki piyasa potansiyelini artırmak üzere en sadık müşterilerini zihniyet olarak aynı paralelde yer alan Avrupa ülkelerinden seçiyor.
İsrail kökenli markalar Avrupa’da popüler çünkü bu ürünler Filistinlilere karşı “kullanılmış ve “denenmiş” yöntemler. Bu yılın başında İsrailli şirket Elbit deniz karasularına özel dronelarını (UAS) satmak üzere AB ile 68 milyon dolarlık iki yıllık bir sözleşme imzaladı. İsrail UAS sistemlerini 2014 yılındaki saldırılarında kullanarak 2.250 Filistinliyi öldürmüştü.
Avrupa Sınır ve Sahil Güvenlik Ajansı Frontex de Heron drone sistemini (RPAS) güvenlik ve kıyı görevlerinde kullanmak üzere İsrail Hava Aracı Endüstrileri (IAI) ile aylar öncesinde bir anlaşma yapmıştı. Heron dronelarını Yunanistan, Portekiz ve İtalya’da kullanan Frontex bu sisteme 4.75 milyon Euro ödüyor. IAI’nın web sitesinde de Heron araçları “savaşta kanıtlanmış” araçlar olarak pazarlanıyor. İsrail’in 2008 yılında “Dökme Kurşun Operasyonu’nda kullandığı ana dronelardan birinin Heron araçları olduğu biliniyor.

İlk hedef İsrail ile ortaklık

Frontex İsrail ile stratejik işbirliğinin temellerini 2016 yılında atarak, yıllık raporunda ilk hedef olarak İsrail ile ilişkilerin iyileştirilmesi hedefıni koymuş.
– İsrail merkezli savunma şirketi Elta, Trump’ın Meksika sınırına örmeyi amaçladığı duvarın bir prototipini hazırlamak için geçen yıl çalışmalarına başladı.
– İsrailli drone üreticisi Elbit şirketi ise, Arizona ve Meksika arasında gözetleme kuleleri inşa etmek üzere 2014 yılında ABD ile bir sözleşme imzaladı.
– Elta aynı zamanda cep telefonu iletişimi durdurulması ve internetin kesilmesini sağlayan “sanal sınır devriyesi” sistemini satmak üzere Avrupalı hükümetlerle temas kuruyor.
– Gazze sınırını sensörlü ve kameralı “akıllı çit” ile döşeyen İsrailli bir başka firma Magal Systems de Avrupa pazarında kendisine yer edinen şirketlerden.
– Magal’ın eski CEO’larından Saar Koush, İsrail’in Gazze’yi kuşatmasındaki rolünün bu şirketlere Avrupa nezdinde güvenilirlik kazandırdığını söylüyor.
– Filistin topraklarını deneme tahtası olarak kullanan İsrail, bu yönüyle Avrupa ve ABD tarafından öncelikli tercih edilen savaş ihracatçısı haline geldi. Filistin’de savaş suçu işleyen, insan haklarını hiçe sayan, katliamlara imza atan İsrail’le Avrupa sınırlarında iş birliği, sınırlarda hayat mücadelesi veren mülteciler için ölümcül neticelere yol açabilir.

Benzer konular