Türk milleti için toprak vatan, vatan namustur

Türk milletinin en önemli hasletlerinden biri hiç şüphesiz teşkilatçı bir yapıya sahip olmasıdır. Pratik çözümler üretme konusunda gayet mahir olan milletimiz bilhassa zor siyasi süreçlerden çıkmayı bu özelliği sayesinde başarmıştır. Bunun en tipik örneğini Milli Mücadele yıllarında görüyoruz. Anadolu insanının bir araya gelerek kurduğu sayısız cemiyet ve çetelerle işgalcilere karşı yürüttüğü mücadeleye, yakın tarihimizde başka coğrafyalarda rastlamıyoruz. Vatan sevgisini iman mertebesine çıkaran bu necip milletin Kurtuluş Savaşı yıllarında nasıl bir organizasyona imza attıklarına kurulan cemiyet ve çeteler üzerinden bakalım.

Dağlar Alayı: I. Dünya Savaşından sonra dağılan Teşkilat-ı Mahsusa üyelerinin kurduğu bir teşkilattı. Cafer Bey liderliğinde doğuda Ermeni devleti kurmak isteyen çetelerle devamlı mücadele halindeydi. Ruslardan silah ve cephane yardımı alan teşkilatın adı daha sonra Yeşil Ordu olmuştu.

Milli Şura: 17-18 Ocak 1919 gecesi Kars’ta toplanan kongrede “Cenub-ı Garbi Kafkas” adıyla kurulan geçici bir hükümetti. Teşkilat, İttihatçılardan Cihangiroğlu İbrahim’in liderliğinde Ermeni ve Gürcü kuvvetlere karşı kahramanca mücadele vermişti.

Şark Vilayetleri Müdafaa-i Hukuk-ı Milliye Cemiyeti: Merkezi İstanbul’da bulunan cemiyetin amacı doğu vilayetleri halkının dini, siyasi ve tarihi haklarını bütün dünyaya duyurmaktı. Ermenilere karşı mücadele eden bu teşkilat aynı zamanda bölgenin Türk milletine ait olduğuna yönelik araştırmalar ve propaganda çalışmaları da yapıyordu.

Trakya – Paşaeli Cemiyeti: Balkan Savaşları sonunda Rumeli’de oluşan kargaşa bölgeyi doğu ve batı olmak üzere ikiye ayırmıştı. Trakya’nın bütünlüğü için Cafer Tayyar Paşa liderliğinde mücadele veren cemiyet Edirne merkezli kurulmuştu. Sivas Kongresinden sonra diğer cemiyetlerle birleşmiş, işgallere karşı direniş göstermişti.

Redd-i İlhak Cemiyeti: İzmir’in Yunanlılar tarafından ilhakına karşı çıkan vatanseverlerin kurduğu cemiyetti. Yaptıkları muhteşem mitinglerle Kuvay-ı Milliye hareketinin başlamasını sağlamışlardı.

İzmir Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti: İzmir’de Vali Vekili Nurettin Paşa öncülüğünde çalışan cemiyet daha çok diplomatik faaliyetler yoluyla İzmir’in Yunanlılar tarafından işgalini engellemeye çalışıyordu.

Trabzon ve Havalisi Adem-i Merkeziyet Cemiyeti: Karadeniz’de Pontusçu çetelere karşı mücadele eden cemiyetti. Merkezi İstanbul’daydı.

Giresun Müdafaa-i Hukuk Heyeti: Giresun’da çalışan bu teşkilat, Topal Osman öncülüğünde bölgelerini düşmana karşı müdafaa ediyordu.

Karakol Cemiyeti: İşgal kuvvetlerinin kontrolündeki silah depolarına baskınlar yaparak işe yarar mühimmatı Anadolu’ya kaçırmakla tanınan cemiyet, İngiliz askerlerini adeta çileden çıkarmışlardı.

Yeşil Ordu Cemiyeti: Kurucuları arasında Adnan Adıvar, Yunus Nadi gibi isimlerin olduğu cemiyet emperyalist Avrupa’nın fakir Asya halkını sömürmesine mâni olma, Avrupa’nın bu yöndeki çalışmalarına karşı koyma gayesini taşımaktaydı. Rusya’ya yakınlaşmanın gerekli olduğunu savunan teşkilatın askeri gücü Ethem Beyin de(Çerkez) dâhil olmasıyla artmıştı.

1.M. Grubu: Asker ve sivil vatanseverlerden kurulmuş bir teşkilattı. Görevleri silah depolarındaki mühimmat ile Anadolu’da mücadele edecek gönüllüleri gizlice cephelere sevk etmekti.

Felah ve Yavuz Grupları:  Önceleri Mücahid ve Muharib olarak anılmaktaydı. Felah Gurubunun başında Kurmay Binbaşı Ekrem Bey, Yavuz Gurubunun başında da Kurmay Yarbay Muğlalı Mustafa Bey vardı. İstihbarat faaliyetleri yürütmüş; Anadolu için grup elemanlarını kurye olarak görevlendirmişti.

Berzenci Grubu: Kurucusu Bahriye İmamı Ahmet Berzenci idi. İstanbul’dan Anadolu’ya gizlice silâh ve cephane gönderiyordu.

Beşler Grubu: Kara Kemal öncülüğünde kurulmuştu. Merkez heyeti beş kişi olmak üzere, her kişiye bağlı beşerli gruplar şeklinde teşkilatlanan hücre tipi bir teşkilattı. İşgalcilere karşı Anadolu’nun müdafaasını hedeflemişti.

İmalat-ı Harbiye Grubu: Yarbay Eyüp Bey tarafından kurulan grup, fabrika ve ambarlarda bulunan silahlar ile birlikte pek çok subayı Anadolu’ya kaçırmıştı.

Müfreze-i Bahriye: Milli mücadelemizde deniz nakliyatını yönetmekle görevli teşkilattı. İlk komutanı Trabzon liman reisi Binbaşı Emindi.

Fethiye Deniz Grubu: Mart 1921 yılında kurulan grubun komutanı Binbaşı Ahmet Necipti. Yunanlıları Ege’de epey zorlamışlardı.

Uşak Redd-i İlhak Merkezi: Uşak’ta bulunan grupların bir araya gelmesiyle kurulan bu teşkilat Fransız kuvvetlerine karşı kahramanca mücadele etmişti.

A.P. (Askeri Polis Teşkilatı): İşgalin en çetin zamanlarında Anadolu’ya gizlice geçenlerin kontrolünü yapan teşkilattı.

Ethem Bey Çetesi: Kuvve-i Milliye Teşkilatının en önemli isimlerinden biri olan Ethem Bey’in Milli Mücadele yıllarında vatan için yaptığı hizmetler unutulmazdı. İngiliz ve Yunan işgaline karşı yürüttüğü gerilla operasyonları Ankara’nın rahat nefes almasını sağlamıştı.

Demirci Mehmet Efe Çetesi: Batı cephesinde evlatları ve arkadaşları ile beraber düşmana karşı mücadele etmişti. Aydın Cephesi Kumandanlığında bulunmuş, 57. Tümen Komutanı Kurmay Albay Şefik Bey ile işbirliği halinde vatanı savunmuştu.

Yahya Kaptan Çetesi: Etrafına topladığı arkadaşları ile Gebze dolaylarında kuş uçurtmuyor, Yunan askerlerinin Kocaeli Yarımadası’nda rahatça dolaşmalarına müsaade etmiyordu.

İpsiz Recep Çetesi: Rizeli bir Kuvayı Milliyeciydi. Düşman işgali üzerine sahil hapishanesindeki mahkûmları kaçırmak suretiyle oluşturduğu çete ile bilhassa Sakarya ve çevresinde düşmana karşı mücadele etmişti.

Köprülü Hamdi Müfrezesi: Edremit Kaymakamlığı yapan Köprülü Hamdi Bey’in teşkilatlandırdığı bir gruptu. Ayvalık ve civarında Yunanlılara karşı kahramanca mücadele etmişlerdi.

Yörük Ali Efe: İzmir ve Aydın bölgesinde düşmana göz açtırmayan Ali Efe’nin birliğine “Milli Aydın Alayı” adı verilmişti. Yunanlılara karşı Demirci Mehmet Efe ile yaptıkları ortak harekâtlarda büyük başarılar elde etmişti.

Bu saydığımız çete ve grupların dışında Hacı Niyazi Çetesi, Hulusi ve Emin Çeteleri, Mirmiran Müfrezesi, Hafız Bey Müfrezesi, Kaymakam Rahmi Müfrezesi, Reşat Bey Müfrezesi, Uşak Hücum Taburu, Dereler Müfrezesi, Hortlaklar Çetesi, Ali Osman Kâhya Grubu, Kıvılcım Çetesi, Vezir Hoca Çetesi, Demiralay, Çelikalay ve onlarca seyyar çete Anadolu’da düşmana karşı vatanımızı kahramanca savunmuşlardı.

Bir kısmının kendi yöresinde bağımsız hareket ettiğini ancak daha sonra çoğunun bir çatı altında toplandığını gördüğümüz bu cemiyet ve gruplar, Türk Milletinin vatan mevzubahis olduğunda neler yapabileceklerinin kanıtı adeta. Dün böyleydi bugün de böyle…