Downing Caddesi 10 numara’nın yeni sakini Osmanlı torunu Boris Johnson. Fakat onun liderliği altında Britanya şayet tarihten silinirse son başbakan olarak da anılabilir. Soyu Osmanlının eski İçişleri Bakanı’na uzanan Boris’in başı fazlasıyla belâda. Çünkü bir yanda bağımsızlık arayışı içindeki İskoçlar, diğer yanda Birleşik İrlanda rüyası görenler…

Henüz dumanı tüten Avrupa karşıtı muhafazarlık konsepti içinde başbakanlık konutunu ‘Birlik İçin Düşünce kuruluşu’na çevirme arzusu taşıyor. Fakat AB’de kalmak için ısrarcı bir İskoçya ile karşı karşıya. Kuzey İrlanda sakinleri de Brexit’i ret konusunda oldukça inatçı görünüyorlar.

Selefi Theresa May tehlikenin farkında olarak son ziyaretini İskoçya’ya yapmak suretiyle kendisine mesaj vermek istemiş, anlaşmasız Brexit kararının ülkenin birliğini ciddi şekilde tehdit ettiğini bir anlamda vurgulamıştı. Edinburgh’daki hükümetin başında bulunan İskoç Milli Partisi’nin İngiltere’nin AB’den çıkışı kesinleşince yeni bir bağımsızlık referandumu peşinde koşacağını duymayan kaldı mı? İskoçya’da İngiliz para birimi Sterlin’in yerine AB Avrosu’nun kullanımı konusunda ciddi konuşmaların kamuoyuna yansıdığı da kimseye sır değil.

İNGİLTERE ‘GÜVENLİK KONSEYİ’NDEN ÇIKABİLİR

İskoç bağımsızlığı gerçekleşirse Milli Parti’nin ilk vaatlerinden biri İngiltere’ye ait nükleer silahların ülkeden tasfiyesi olacak. Silahlar Faslane’deki üste bulunuyor. Nükleer kapasitesini yitirmiş bir İngiltere’nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki sandalyesi de sallantıda görünüyor.

İşçi Partili eski Başbakan Gordon Brown’a göre çiçeği burnunda Boris Johnson’ın İskoç bağımsızlığına karşı bilinen tavrı gemileri çoktan yakmış olabilir. Elbette Boris’in önceliği Brexit işini halletmek ve peşinden ülkenin siyasi tarihindeki en acımasız kabine temizliğini yapmak olacak. Yeni rejimin kabinesinde tahmin edileceği gibi en sıkı Brexit taraftarları ve sağ kanattan serbest pazarcı tayfa yer alacak.

Salı günü yaptığı ilk açıklamada 31 Ekim tarihli Brexit kararlılığını yenileyen Boris, eğer hükümetine bu imkan verilmezse İngiltere’de demokrasinin büyük bir güven kaybına uğrayacağından bahis açtı. Bu durumda sonuç bir ‘felaket’ olabilirmiş. AB ile bir anlaşma sağlanamazsa olağanüstü tedbirlere başvurabileceklerini söyleyen ihtişamlı bir başbakana sahibiz artık.

SARIŞINLIK ÇANKIRI’DAN

Boris’in Downing Caddesi’ne taşınması ülke içerisinde benzeri görülmemiş düzeyde protesto gösterilerine sahne olsa da dünyanın geri kalanında farklı tepkiler görülebiliyor. Türkiye’de mesela, önemli olan Türk asıllı birinin İngiltere başbakanı oluşu. Çankırı’nın Kalfat köyünden hemşerileri Boris’in başarısından mutluluk duyuyor ve kendisini ata topraklarına davet ediyorlar. Boris’in ailesi orada Sarıoğlangiller adıyla anılıyor. Bu da Boris ve ailesinde görülen o tuhaf sarışınlığın Çankırı’dan İngiltere’ye taşınmış olduğunu gösteriyor.

‘BORİS KEMAL’ DİYE BİRİ

Boris’in büyük büyük dedesi Ali Kemal bir gazeteciydi ve aynı zamanda ülkenin eski İçişleri bakanlarından biriydi. Milliyetçilerin yeni devlet kurma aşamasına kurban gitti. Son demlerini yaşayan Osmanlı’nın Damat Ferit Paşa hükümetinde üç ay süreyle İçişleri Bakanlığı görevinde bulunan Ali Kemal, aynı zamanda Milli Eğitim Bakanlığı’nı da deruhte etmişti. Ali Kemal’in babası Ahmet Rıza Efendi ise1813 yılında Çankırı’nın Kalfat köyünde dünyaya gelmişti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Boris’i twitter üzerinden kutladı ve iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da ilerleyeceğinden bahsetti. Dışişleri Bakanı Mevlut Çavuşoğlu da Boris’i kutlayanlar arasındaydı.

SOYİSMİ NEDEN JOHNSON?

Boris’in dedesi Wilfred Johnson’ın doğum belgesine bakıldığında asıl adının Osman Wilfred Kemal olduğu görülüyor. Annesi Winifred ise maalesef kendisini doğururken vefat etmiş. Aile, daha sonra torunu Wilfred’i büyüten büyük anne Margaret Johnson’un soyadını alıyor. Bu olmasa, şu anda İngiltere’nin yeni başbakanı kim olacaktı? Boris Kemal diye biri…