1 – Kudüs’e Zeytindağı’ndan bakan biri, eğer kalp gözü hâlâ açıksa karşısındaki şehrin bu dünyaya ait bir yer olmadığını hemen anlar. Çünkü şehir, bir süreliğine dinlenmek için yeryüzünde konaklamış semavi bir kervana benzemektedir.
2 – Kudüs, sokaklarında seyyah edasıyla dolaşılacak bir şehir değildir. Uzaklardan gelen yolcu, hangi kapısından ve hangi niyetle girerse girsin, şehrin vakarı karşısında belini biraz kırmak, boynunu biraz eğmek zorunda kalır. Sezgi sahipleri Kudüs’ün bir insanlık tekkesi olduğunu bilirler.
3 – Kudüs’ün kapıları kâh bir peygambere, kâh uzak bir şehre, kâh bir çiçeğe, kâh bir aslana ya da rahmete açılır. Sayıları dokuzdur ve bu semavi evin misafirlerini içeriye buyur etmek için görevlendirilmişlerdir. Misafirleri hem yerden hem de gökten gelirler.
4 – Kudüs, kapılarından şehre giren bir yabancıyı, çağından, zamanından, haletiruhiyesinden hemen koparır. Misafir, şehre adımını atar atmaz artık dünyada bir yerde değil dünyaya rağmen bir yerde olduğunu hissetmekte gecikmez. Bu, Kudüs’ün konuklarına yaşattığı çok özel bir hayrettir.
5 – Kudüs, semavi bir kadının rahmine de benzer. Orada insan yeni bir dünyaya doğmaz; çok eski bir dünyaya ilk kez atılmış olarak doğar.
6 – Kudüs, dünyanın büyük yalanlayıcısıdır. Babil kulelerinin, gökdelenlerin, ışıltılı kentlerin, bulvarların ve vitrinlerin geçici bir makyaj olduğu ancak Kudüs’e gidince anlaşılır.
7 – Ama Kudüs hayattır da. Daracık yollarında ve yeraltı çarşılarında gezdirir sizi. Taş merdivenlerde ansızın karşınıza çıkan zeytuni bir bakış, gönlün bütün kalelerini bir anda fethedebilir.
8 – Kudüs, insanlık tragedyasının hiç rol yapılmadan sergilendiği tek büyük sahnedir. Orada Yahudi’yi Yahudi, Hıristiyan’ı Hıristiyan, Müslüman’ı Müslüman olarak görürsünüz. Ve sahnelenen savaş, yeryüzünün en gerçek savaşıdır.
9 – Bir Ramazan akşamı şehrin daracık yollarından, çarşılarından, taş evlerinden çıkıp gelen ve Mescid-i Aksa’da toplanan binlerce insanın görüntüsü şaşkınlık vericidir. Bu yalnızca bir teravih değildir. Bu, mahşer gününün yıldızlı bir gök altında her yıl yeniden prova edilmesidir.
10 – Kudüs, onu görmeye gelenlerin alnına gizli bir mühür vurur. Bu mühür, ondan sonra gideceğimiz bütün şehirlerin kapısını kolayca açmamızı sağlar. Çünkü Kudüs şehirler anasıdır ve bir şehir kurma tasavvurunun büyük anahtarı ona verilmiştir.