Meclis’in dik duruşu kırılma noktası oldu

Üniformalı hainler, 15 Temmuz darbe girişimi gecesi Meclis’i bombaladıklarında, Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Erol Kaya da oradaydı. 15 Temmuz darbe girişiminin birinci yıl dönümünde Gerçek Hayat’a o gece yaşadıklarını anlatan Kaya, “Meclise bomba atılması dünya siyasi tarihinde hiçbir emsalle izah edilemez! İnanılmaz bir şey! İhanetin bu kadar yüksek olacağını düşünmemiştim” diyor.

15 Temmuz gecesi darbe girişiminden nasıl haberiniz oldu?

15  Temmuz günü önce Bolu-Düzce Belediyeleri, sonra Hendek ve Akyazı’da aile ziyaretlerim vardı. Saat 22.00 sularında Boğaziçi Köprüsü’nde terör saldırısının ve tankların olduğu söylendi. Gelen bilgiyi değerlendirdik. Saat 22.45’i gösterdiğinde İstanbul Milletvekili Hulusi Şentürk Bey aradı. Hulusi Bey, “Darbe oluyor” dedi. 23.00 sularında hiç düşünmeden Sakarya-Akyazı’dan karayoluyla Ankara’ya doğru yola çıktık. Kafamda bir tek düşünce vardı: “Darbe ülkeye, millete, hükümete yapılıyordu. Biz milletin temsilcileriydik ve Meclis’te olmalıydık.”

ÖLÜME GİDİYORDUK

Meclis’e nasıl ulaşabildiniz? Yollar kapatılmamış mıydı?

Darbeciler TEM Otoyolu’nun İstanbul istikametini Sakarya-Hendek kavşağından trafiğe kapatmıştı. Ancak bizim istikametimiz Ankara yönüydü. Ankara’ya yaklaştığımızda şehrin girişinde iki askeri araç yolu kesmişti. Askerler içinde bulunduğumuz araçlara doğru bir anda silahlarını çevirdi. Hemen geri manevra yaptık. Farklı yoldan şehre doğru gitmeye devam ettik. Bir süre sonra güçlükle de olsa şehir merkezine ulaştık. TBMM’nin Dikmen kapısına vardığımızda iki otobüs girişi kapatmıştı. Kaldırımdan ancak giriş yapabildik. Ankara bombalanıyor, uçaklar ses duvarını aşıyordu. Görünüşe göre ölüme gidiyorduk. O anlarda Hz Ali’nin (r.a.)  kendisini ölümle tehdit edenlere binaen söylediği bir sözü aklıma geldi: “Elimde ecel gibi kalkanım var bir şey yapamazlar.” Evet ‘ecel’ bizim kalkanımızdı ve geldiyse yapacak bir şey yoktu, gelmediyse kimse bir şey yapamazdı.

UCUNDA ŞEHADET VARDI

Meclis’in bombalanabileceğini düşünür müydünüz?

Meclise bomba atılması dünya siyasi tarihinde hiçbir emsalle izah edilemez! İnanılmaz bir şey! İhanetin bu kadar yüksek olacağını düşünmemiştim!

Peki hiç korktunuz mu?

Şoförüm ve danışmanımla beraberdim. Belki bugün rahat söylüyoruz ama onlarla da paylaştığım gibi; Elhamdülillah, Allah’ın takdir ettiği ömür ne ise o olacaktır. Dolayısıyla benim için bir onurdu, nihayetinde ucunda şehadet vardı.

ODADAN ÇIKAR ÇIKMAZ BOMBA PATLADI

Meclis’e ulaştığınızda içeride nasıl bir hava vardı? Neler yaşandı?

Meclise ilk bomba atıldıktan sonra sığınaktan yukarı çıktım. Meclis Başkan Vekili’nin odasına geçtim, oradan bir kırmızı kurşun kalem aldım. Odadan henüz çıkmıştım ki, ne olduysa o anda oldu. Saniyeler sonra büyük bir gürültü ile her yer sarsıldı. Meclise ikinci bomba atılmıştı. Bu kez bombanın hedefi meclis binası olmuştu. Danışmanım bir panik havasında koşarak geldi “Başkanım lütfen sığınağa inelim” dedi,  ona daha önce söylediğim o sözü tekrar ettim. “Elimizde ecel gibi bir kalkanımız var geldiyse yapacak bir şey yok, gelmediyse kimsenin yapacak bir şeyi yok. Sabah namazı saatleriydi, bombanın vurduğu üst kata çıktığımızda gördüğümüz manzara hakikaten korkunçtu. Bomba her tarafı harap etmişti, her yer cam kırıkları ve toz duman içindeydi. Bu tarifi imkânsız olay Meclis tarihindeki en utanç verici görüntüydü.

MECLİS ÇOK NET DURUŞ SERGİLEDİ

O gece Meclis’te yüze yakın milletvekili vardı. Onlar nasıl bir ruh hali içindeydi?

O günün atmosferiyle Meclis, -iktidarıyla, muhalefetiyle- darbecilere karşı ‘’Siyasi kimlikten uzak ama insani bir kimlikle’’ çok net bir duruş sergiledi. Parlamento üyeleri Genel Kurul’da ya da sığınakta bu takdire şayan duruşundan asla taviz vermedi. O gün Meclis’te bulunan 100’e yakın Milletvekilinin her birini tek tek tebrik ediyorum. Sokakta tanklara karşı bedenini siper ederek ülkenin geleceğini kurtaran bu milletin asil duruşuyla, Meclis’te hayatlarını hiçe sayan milletvekillerinin duruşu bana göre aynıdır.

Özetle, Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımızın çağrısıyla millet net bir duruş sergiledi. Mecliste bulunan AK Parti, CHP ve MHP’li milletvekilleri de, darbeye karşı takındıkları ortak tavır ile ülkenin kaderini etkileyen insanlar olarak bir tarih yazdı.

KIRILMA NOKTASI

O gece Meclis’in açılması ve milletvekillerinin orada olmasının darbe girişiminin başarısız olmasında nasıl bir etkisi oldu sizce?

Meclis’in darbe girişimine karşı duruşunu Meclis bombalandığında gördük. Cumhurbaşkanımızın ve Başbakanımızın darbeye karşı net duruşuna ilave olarak Meclis’te farklı siyasi partiler de topyekûn milletin iradesini tecelli ettirdi. Parlamento darbeye karşı ortak bir duruş sergiledi, bu durum hainleri çıldırttı. Asıl kırılma noktalarından bir tanesi de işte budur. Meclis’in o toplantıyı yapmasıdır.

O gün 249 şehidimiz, 2000’den fazla gazimiz ve Parlamento’da bulunanlar bu ülkenin kaderinde önemli bir rol oynadı.  Allah onlardan ebeden razı olsun. Onlar bu ülkenin siyasi tarihine şeref ve şan ile geçtiler, Allah emeklerini zayi etmesin.

EŞİM RET CEVABINI VERDİ

Tüm bunlar yaşanırken ailenizle iletişime geçebildiniz mi?

O gece telefonda; eşimle, annemle, çocuklarımla sürekli konuştum. Eşim Ankara’daydı ve yalnızdı. ‘Seni başka bir eve nakledeyim’ dediğimde bana ret cevabı verdi. “Allah’ın takdiri ne ise o olur” dedi. Bence darbe girişimi sırasında, insanlarımız tıpkı Bedir’de olduğu gibi, Allah için yola çıktılar ve imanlarından ötürü ne gerekiyorsa onu yaptılar.

Belediye Başkanlığı yaptığım dönemde birlikte çalıştığım arkadaşlarım arasında 15 Temmuz gecesi yaralanıp gazi olanlar var.  Önceki darbeler ile karşılaştırdığımızda, milletin içinde barınan bir kısım hain odakların halka nasıl silah doğrulttuklarına hep birlikte şahit olduk. 15 Temmuz’un en kahpece, en alçakça, en rezilce yapılmaya çalışılmış bir darbe teşebbüsü olduğunu söyleyebilirim. Bu darbe milletin bizatihi kendisine, sözde millet için var olduğunu iddia eden hainlerce yapılmıştır. Bu darbe millete karşı bir kalkışmadır. Dolayısıyla bu ülkenin siyasi tarihine utanç sayfası olarak geçmiştir.

 

 

 

Benzer konular