ABD, PKK’yı terör örgütü olarak ilan etmekle birlikte, Suriye’de IŞİD’e karşı savaştığı gerekçesi ile PYD’yi silah, lojistik ve eğitim olarak destekliyor. Bu desteğin Türkiye ile ilişkilerine zarar vermemesi için, “Suriye Demokratik Güçleri” adı altında “çakma” bir örgüt kurarak yaptığı işe meşruiyet sağlamaya çalışıyor. Suriye’de işler durulduğunda bu silahlar Türkiye’ye dönecektir.
Bugünlerde, Güneydoğu’da iç savaş yaşandığı algısı oluşturulmaya çalışılıyor. Ancak küresel güçlerin devreye girmesiyle görüldü ki iç değil, bir dış savaş tehdidiyle karşı karşıyayız.
Öte yandan hareketli bir coğrafya olan Ortadoğu’nun kaderi hiçbir zaman bölge ülkelerine terk edilmedi. Küresel güçler Ortadoğu’nun nimetlerinden faydalanmak için dünyayı ateşe vermekten çekinmedi. Güneydoğu’da olanları bu yangından ayrı düşünmek, orada sadece bir terör örgütüyle mücadele edildiğini zannetmek, Türkiye’nin o masadaki rolünü de küçümsemek anlamına gelir. Oysa bu güçler, Türkiye’nin rolünü çok iyi bildiklerinden, Türkiye’yi etkisiz bırakmak için piyonlarını ön saflara dizdi. ABD de Rusya da PYD’nin bir başka PKK formu olduğunu gayet iyi bilmesine rağmen onu terör örgütü olarak nitelemezken, Rusya ise bu örgütü Cenevre masasına taşımaya çalışıyor. PKK piyonuna karşı PYD piyonu… Piyonların savaşına hoş geldiniz!
Uzmanların görüşlerine başvurduğumuz dosyada, terör uzmanı Nihat Ali Özcan, Güneydoğu’da terörü aşan bir boyut olduğunu söylerken, akil insanlar heyeti Güneydoğu raportörü Murat Çiçek, “İç savaş görüntüsüyle Türkiye Ortadoğu’da etkisiz bırakılmaya çalışılıyor” dedi. 23. Dönem AK Parti Batman Milletvekili Mehmet Emin Ekmen de Güneydoğu’da yaşanan çatışmaları vekâlet savaşlarının yeni bir yüzü olarak değerlendirdi. Emekli Tuğgeneral Adnan Tanrıverdi ise “Dünya üzerinde tek oyun kurucu ABD’dir” diyerek, ABD’nin bölgedeki rolünden söz etti.