“Kimsenin kurtarıcısı olmak istemiyorum. Gelecekle ilgili düşünürken üzülmek istemiyorum. Hayallerim çılgın olmaya başlarsa bana haber verin.” Bu sözler yatırımcı mı, şovmen mi, reklamcı mı, yazılımcı mı olduğu konusunda bir türlü karar verilemeyen Elon Musk’a ait. Ama o şimdi Latin Amerika ülkelerindeki iç kargaşalarla anılıyor.
Dünya dışı hayat, elektrikli ve sürücüsüz araçlar gibi farklı birçok alan üzerine çalışmalar yaptığı iddia edilen Elon Musk, teknoloji dünyasının son maskotlarından biri. Annesi Kanada, babası ise Güney Afrikalı olan Elon Musk, küçük yaşlardan itibaren kodlama üzerine çalışmış. Tamamen kendisinin yazdığı bir oyunu para karşılığı satmasının ardından PayPal, Space X, The Boring Company gibi şirketleri kurmuş. Aynı zamanda Tesla ve Space X’in da CEO’su. Elon Musk kazandığı parayı üç ayrı endüstride faaliyet gösteren üç farklı şirkete aktarmış. Bunlar sırasıyla enerji sektöründeki SolarCity, otomotiv sektöründeki Tesla ve uzay endüstrisindeki SpaceX.
Aynı Elon Musk, daha önce ABD Başkanı Donald Trump’ın danışmanları arasındaydı. Musk, Paris İklim Anlaşması’na ilişkin görüş ayrılıkları üzerine danışmanlık görevini bırakmıştı.
BU DA BÖYLE BİR STRATEJİ
Geçtiğimiz yıl uzaya Falcon Heavy isimli bir roket göndermiş ilk elektrikli aracı olan Tesla Roadster’ı da bu rokete yükleyerek Mars’ın yörüngesine bıraktığı iddia edilmişti. Musk’ın uzaya araç gönderme fikrinin reklam amaçlı olduğu uzun süre yazılıp, çizildi. Nitekim Musk’ın şirketi ne geleneksel ne de elektronik ortamda hiçbir şekilde reklam vermiyor. Bu da yaptıkları işlerin ileri bir reklamcılık yöntemiyle pazarlandığının bir göstergesi. Kimine göre ise hayal pompalayan bir reklam yüzü.
Elon Musk, The Boring Company’e gelir sağlamak için 50 bin adet şapka satmış, yine şirketine fon sağlamak için Twitter hesabından “alev silahı satışa çıkaracağını” duyurmuş, bu silah kısa sürede 7 bin adet satılmıştı.
AL KIRDIN, KIRDIN!
Uzaya araç göndermeden yaklaşık 3 ay önce Türkiye’ye bir ziyaret gerçekleştiren Elon Musk, önce Anıtkabir, daha sonra ise Mustafa Kemal’in mozolesi önünden bir fotoğraf paylaşmıştı. Ve Mozole önnüden paylaştığı fotoğrafın altına şunları yazmıştı, “Three broken libs, A pierced lung, And still he fought, For peace at home, Peace in the world. (Üç kırık kaburga, bir delik akciğer… Ama o yine de savaştı… Yurtta barış, dünyada barış için!)” Bu da onun hem kişiliğini hem de hizmet ettiği yapıları ele vermesine yetiyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan ile de görüşen Musk, Türksat 5A-5B, Tesla ve SpaceX firmalarıyla Türkiye’deki firmaların yapabileceği ortak çalışmalar hakkında bilgi alışverişi yapmıştı. Ama Türkiye, Musk ile çalışmadı.
Biz bunlardan bahsederken geçtiğimiz hafta Tesla’nın yeni aracı olan Cybertruck tanıtıldı. Elon Musk’ın da bulunduğu araç tanıtım toplantısında Cybertruck’ın ne kadar sağlam bir araç olduğunu katılımcılara canlı olarak göstermek için sol kapısına balyozla vuruldu. Beklenildiği gibi kapıda kırılma ve bozulma olmadı. Daha sonra camlara fırlatılan metal top sonrası önce ön daha sonra ise arka camı kırıldı. Musk ise bu durumu “neyse ki içeriye girmedi, ama niye böyle oldu bilmiyorum” sözleriyle yorumladı.
İYİ Kİ TEST EDİLMİŞ
Oysa daha önce Twitter hesabından çok kez aracın test videolarını yayınlamış, camlara fırlatılan bilyelerin zarar vermediği görülmüştü. Tasarımı bilindik kamyonetlerin dışında bir görsele sahip olan Cybertruck’ın dışında kullanılan malzeme, SpaceX uzay aracının dışındaki kullanılan malzeme ile aynı.
Musk, camların neden kırıldığına dair sosyal medya üzerinden gelen sorulara balyoz darbesinin camın ön kısmına zarar verdiğini ve bu yüzden camın hasar gördüğü cevabını verse de birçok kişi bunun Elon Musk’ın araç satış stratejisi olduğunu düşünüyor. Basında yer alan haberlerin neredeyse büyük bir çoğunluğu da kırılan camlar üzerineydi.
Aslında Cybertruck’ın camının kırılmasının da Tesla Roadster’ın Mars’ın yörüngesine oturmayıp sonsuza dek güneş sisteminde gezecek olması gibi bir reklam olduğunu söylemek yalan olmaz. Çünkü bu araç için herhangi bir reklam vermeyen şirketin aldığı ön sipariş sayısı neredeyse 200 bin.
HER ŞEY LİTYUM İÇİN
Öte yandan 2013 yılında ortaya attığı Hyperloop sistemiyle saatte bin kilometre hıza çıkan kapsüllerle ulaşımı sağlayacağını iddia ediyordu. Tüm bunlar bir yana kapsüller öngörülen hız seviyesinin yarısına dahi çıkamadı. Gezegenler arası seyahatlerden bahseden Musk’ın henüz yeryüzünde bir proje olan Hyperloop’da istediği hıza ulaşamayıp açılışını sürekli ertelemesini maskelemek için olduğu da tartışılan konulardan birisi.
Elon Musk ve elektrikli araçlarıyla ilgili en önemli iddia ise Bolivya darbesinde parmağı oluşuydu. Asker tarafından Bolivya devlet başkanı Evo Morales’in istifası istenmiş, sokaklarda gösteriler başlamıştı. Morales, sonunda ülkesinin refahı için görevinden istifa etmişti.
İşte bu süreçte Elon Musk’ın elektrikli araçları için gerekli olan Lityum’u zengin olan Bolivya’yı seçtiği ve yönetim değişikliğinde etkisi olduğu ileri sürüldü. Öte yandan Morales’in darbeyi lityum kaynağını isteyenlerin gerçekleştirdiğini söylemesi de gözleri Musk ve hisseleri tarafına çevirmişti. Musk daha önce de Şili çöllerinde lityum arayacağına dair haberler de çıkmıştı. Bu gelişme haftalar öncesinde Gerçek Hayat yazarı Ömer Kayani tarafından ele alınmıştı.