Durdurun operasyonu inecek var!

Türkiye Suriye’nin kuzeyine yuvalanan terör örgütlerinin koridorunu bozup güvenlik koridoruna çevirmek adına Afrin’e 21 Ocak  günü Zeytin Dalı operasyonu başlattı. Konu Türkiye olduğu için ülkelerden ve dünya basınından hemen reaksiyon geldi. Kimileri Türkiye’yi sorumlu davranması konusunda uyarmaya, kimileri operasyon başlar başlamaz attığı başlıklarla algı operasyonu yapmaya kalktı. ABD ve Avrupa’yı tedirgin eden şey ise Türkiye’nin terör tehdidine karşı güvenli alan oluşturmaya çalışması ve örgütün bölgedeki etkinliğini kıracak olması.

Basının Afrin’e düzenlenen Zeytin Dalı operasyonu ile ilgili ilk örneklerinden biri İngiliz The Times gazetesi. The Times, operasyon öncesi “Türkiye ve ABD’nin karşı karşıya gelebileceği” imasında bulundu.  Gazetenin başyazısında Türkiye’nin Suriye’de ateşle oynadığı iddia edilerek “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suriye’ye asker göndermeden önce bir daha düşünmeli” dendi.

Operasyonun gerekçesi, Türkiye tarafından terör koridorunu engellemek olarak açıklanmışken, terör örgütüne zarar gelmesini istemeyenler, Türkiye’ye destek vermeyen ülkeler oldu. Zeytin Dalı’na gelen eleştirilerden biri ABD’nin bilgisi dâhilinde yapılmaması, ikincisi Türkiye’nin artık kimseden izin almadan sınır dışı tehditlere yönelik operasyon yapabilecek güçte olması. Haliyle bu duruş batı tarafından ABD’ye bir meydan okuma olarak yorumlandı.

Kötü reklam endişe sahibi eder

Batı medyası ve politikacılarının, reklamın iyisi kötüsü olmaz diye düşünerek koruyuculuğunu yaptığı terör örgütlerine  düzenlenen bu operasyon karşısında duyduğu endişe, politikacılar tarafından yapılan açıklamalarda da kendini belli etti. Türkiye’nin PKK, YPG ve PYD güçlerine yaptığı harekâta gelen tepkiler, yıllardır süren PKK’yı masum gösterme çabalarını akıllara getirdi.

Bunlardan biri, 2016 yılı Temmuz ayında Belçika’nın başkenti Brüksel’deki Avrupa Parlamentosu’nda (AP) açılan  PKK sergisiydi. Terör örgütünün başı Öcalan ve örgütün uzantıları PYD, YPJ ve YPG’li teröristlerin Suriye’nin kuzeyinde çekilmiş fotoğrafları sergilenmişti. Akla gelen bir diğer örnek ise İngiliz Guardian gazetesinin Nusaybin’de çekilen PKK’lı teröristin fotoğrafını 2016 yılında çekilen en iyi fotoğraf kareleri arasına eklemesi.

Almanya’nın “özgür savaşçıları”

Almanya’da 2017 yılının Eylül ayında milletvekili ofislerinin bulunduğu binada açılan sergide, PKK’lı kadın teröristlerin fotoğrafları asılmıştı. Almanya’da yaşanan Türklerin tepki gösterdiği sergi, Mainzer Allgemeine Zeitung gazetesi tarafından “Milletvekili Evi’ndeki sergi, Kürtlere olan baskıyı ve savaşan, cesur kadınları gösteriyor”  diye yorumlanmıştı. Teröristleri “masum ve mücadeleci” olarak gören Almanya basını ve politikacılarının koruduğu bu örgüt, Türkiye tarafından düzenlenen harekâtla etkisiz hale getirildiği için alarm durumuna geçmekten geri duramadılar.

Kürtlere “fatura kesmişiz”

Alman Stern gazetesi operasyonu Kürtlere karşı bir savaşmış gibi lanse etti. Gazete “Türkiye Suriye’nin kuzeyine askeri harekât başlattı” başlığıyla “Türk ordusu basında yer alan haberlere göre Suriye’nin kuzeyindeki Kürt yerleşim bölgesine karşı savaş başlattı. Harekât Ankara, Washington ve Moskova ilişkilerini zedeleyebilir” şeklinde yorumda bulundu.

Frankfurter Allgemeine Zeitung gazetesi ise ABD’yi teröristleri korumaya çağırarak şu cümleleri kullandı; “ABD kararlı bir şekilde, köşeye sıkışan Kürtlerin yardımına koşacak mı? Batılı hükümetler Türkiye’nin siyasi ve stratejik önemi nedeniyle Erdoğan’ın çoğu hamlesine göz yumdu. Suriye’ye yapılan müdahale nedeniyle Washington ile Ankara’nın arası açılırsa, bu Moskova’nın işine gelir. Kürtler açısından ise yüz yıldır devam eden durum değişmez. Büyük devletler, aralarındaki husumet ve stratejik anlaşmazlıkların faturasını Kürtlere çıkartıyor” diyerek teröristleri masum gösterenler kervanına katıldı.

Terör örgütü YPG’ye desteğini Başkan Trump düzeyinde de açıklamaktan çekinmeyen ABD’nin tepkisi, tehdit etmek oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı telefonla arayan ve operasyon hakkında konuşan Trump, “Suriye’de Türk ve ABD güçlerinin çatışma riskinden kaçınılmalı” değerlendirmesinde bulundu.

Pentagon Suriye’nin kuzeydoğusundaki PYD/YPG unsurlarının Afrin’e hareket etmesi durumunda ABD’nin desteğini kaybedeceğini söyleyen bir açıklama yayınlandı ve PYD, YPG terör örgütlerine verdiği desteği tescillemiş oldu.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Türkiye’nin Afrin’e operasyon hazırlığıyla ilgili “Türkiye’ye çağrımız böyle bir harekete geçmemeleri yönündedir” açıklamasına Başbakan Binali Yıldırım tepki göstererek, “nasihate ihtiyacımız yok” mesajı verdi.

PKK’yı bırak DEAŞ’ı bitir

PKK’yı koruyan Avrupa’nın endişesi, DEAŞ oldu. Türkiye’ye akıl vererek operasyonu PKK üzerine değil DEAŞ üzerine yöneltmesi gerektiğini söyleyen Avrupa’nın bu tepkisini Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini özetliyor: “Çok endişeliyiz, tüm askeri operasyonlar DEAŞ’a karşı yönelmeli.” Üstelik bu açıklamayla birlikte DEAŞ’ı terör örgütü olarak gördüklerini buna karşın PKK’yı terör örgütü olarak görmediklerini de kabul etmiş oldular.

Öte yandan Türkiye’nin sınırlarını teröristlerden temizlemesini “düşüncesizlikle” nitelendiren Almanya Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Maria Adebahr, Suriye’de siyasi yolla çözülmesi gereken krizdeki gerginliğin tırmandırılmaması için “düşüncesizce atılacak adımlardan” kaçınılması çağrısında bulundu.

İngiltere Başbakanlık Ofisi “Suriye’deki çatışmaya ilişkin meseleleri, şiddeti azaltmak ve siyasi bir çözümü mümkün kılmak şeklindeki ortak amacımıza uygun olarak Türk yetkililer ile düzenli olarak ele alındı. Türkiye’nin kendi sınırlarının güvenliği konusundaki meşru çıkarını tanıyoruz” dedi.

Daha önce Avrupa Konseyi binası önündeki araç park alanını PKK’lılara tahsis eden Fransa, teröristleri Afrin operasyonunun başlaması ile “Sosyalist Kürt” olarak nitelemeye başladı.

Fransa kararlılığı gördü

Fransız parlamenter Jean-Luc Mélenchon, “NATO üyesi diktatöryal bir hükümet sosyalist Kürtlere saldırıyor” sözleriyle bunu ortaya koydu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Fransalı mevkidaşı Emmanuel Macron ile telefonda görüşmesinin ardından ise Fransız devlet televizyonu France 24’ün, Afrin’de Zeytin Dalı Harekâtı’na katılan Türk askeri birliğini ziyaret etmesi dikkat çekti. France 24, sınırda ziyaret ettiği Türk askerlerinin moralinin yüksek, teröre karşı duruşunun kararlı olduğunu duyurdu. Fransız kanalı, “Türk askeri, terörle mücadelede kararlı ve morali yüksek, bölge halkı onlara minnettar” ifadesini kullandı. Türk askerleri kanala “Kararlıyız, güçlüyüz, inşallah görevi başarıyla yerine getireceğiz” mesajı verdi. Fransız kanalı askerlerin kararlı duruşunu “Türkler Afrin’e kadar gitmeye kararlı. Ankara Zeytin Dalı Harekâtı’nın hızla tamamlanacağını, güney sınırında bir terör yapılanmasına izin vermeyeceğini ve bunu ezmek için her şeyi yapacağını vurguluyor” şeklinde sundu.

Fakir ülkenin “agresif” komşusu

Ekonomik krizden bir türlü çıkamayan sürekli Avrupa’nın desteği ile ayakta durmaya çalışan Yunanistan, Afrin operasyonu başlatan Türkiye için “agresif” hareketler yapıyor nitelemesinde bulundu. Başbakan Aleksis Çipras, ülkelerinin sadece kötü ekonomik kriz ve mülteci kriziyle değil, aynı zamanda “Ege’de tahmin edilemeyen agresif askeri hamleler yapan agresif bir komşuyla” uğraşmak durumunda bulunduklarını iddia etti. Çipras, “Avrupalı ortaklarımız Türkiye gibi agresif komşularla yaşamanın zorluğunu her zaman takdir etmiyor” diyerek Türkiye’nin attığı adımlardan rahatsızlığını dile getirmiş oldu.

Arap coğrafyası üzerine alındı

Bir uyarı da Amerika Arap ittifakının bir parçası olan Birleşik Arap Emirlikleri’nden (BAE) geldi. Suudi Arabistan ile Yemen arasındaki savaşın ortağı olan BAE, Türkiye’nin güvenliğini tehdit eden unsurlara yaptığı operasyonu kendisine karşı yapılan bir operasyon olarak gördü.

BAE’nin Dışişlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Enver Karkaş Twitter üzerinden yaptığı açıklamada Afrin’de gerçekleştirilen operasyonun “Arapların güvenliğine tehdit oluşturacağını” savundu.

İran’dan geri vites

Türkiye, Rusya ve İran, Astana zirvesi ile Suriye’nin İdlib bölgesinin korunması konusunda anlaşarak ortak kararlar almışken, İran geri vites yaparak Zeytin Dalı harekâtı ile Türkiye’nin kendi sınırını temizlemesine “gerilimi arttırır” şüphesiyle yaklaşmaya başladı. Operasyonun bölgedeki terör faaliyetlerini artırabileceğini iddia eden İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Behram Kasımi, bu operasyonun terörü durdurmak bir yana bölgedeki teröristlerin elini güçlendirebileceğini söyleyerek operasyonu durdurma çağrısı yaptı.

İran Gazetesi operasyonun öznesini değiştirip, teröristlere karşı değil Suriye Kürtlerine karşı yapıldığını iddia ederek, “Türkiye’nin Suriye Kürtlerine yönelik operasyonu başladı” dedi. Merdum Salari gazetesi de harekâtı, “Türkiye’nin, Suriye Kürtlerinin kalbine saldırısı” şeklinde duyurdu.

Görmezden geliyorlar

Ülkenin seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ve iktidarını askeri darbe ile devirerek göreve gelen Mısır, Dışişleri Bakanlığı’nca yaptığı açıklamada operasyonu kınayarak Türkiye tarafından düzenlenen operasyonu “Suriye’nin egemenliğine karşı bir saldırı” olarak nitelendirdi.

Olayları dikkatle takip eden Rusya’dan da bir açıklama geldi. Kremlin sözcüsü Dimitry Peskov, “Türkiye ile temas halindeyiz. Fransa’nın bu operasyonu Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na taşıması tek taraflı ve çifte standarttır. Suriye’deki diğer olayları görmezden gelip, Afrin’i ön plana çıkarıyorlar” açıklamasında bulundu. Buna karşın, yine de temkinli açıklamalar yapmaya gayret eden Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov “Amerika Birleşik Devletleri’nin Suriye’deki tek taraflı faaliyetleri Türkiye’yi kızdırdı” dedi.

Benzer konular