CHP, Cumhurbaşkanlığı seçimleri için parti içinden bir isim olan Muharrem İnce’yle yola çıkarken, Meclis’te tartışma yaratan bazı isimleri de 24 Haziran seçimleri öncesi saf dışı etti. Varlıkları tartışılan bu isimler, yokluklarıyla da tartışmaların odağı durumundalar. “İlk hedef Maraş” dedikten hemen sonra Almanya’ya gitmek isterken yurtdışına çıkış yasağıyla karşılaşan Eren Erdem gibi. Şimdilerde CHP için 24 Haziran’da tek bir soru var: Risk mi alıyoruz, risk mi azaltıyoruz?
24 Haziran seçim listeleri açıklanırken, CHP liste içindeki isimlerle ayrı, liste dışındaki isimlerle ayrı tartışma odağı oldu.
İlk tartışma, meclise girdiği zamandan beri tartışılan bir isim, Eren Erdem üzerinden yaşandı. CHP’de liste dışı kalarak milletvekili aday listesine giremeyen Eren Erdem bir gün önce attığı tweette “İlk hedef Maraş” diyordu. Ancak listelerin açıklandığı günün sabahında Atatürk Havalimanı’ndan Almanya’ya gitmek isterken geri çevrilen Erdem, sosyal medyanın diline düştü. Erdem hakkında İstanbul 35. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından konulan bir yurtdışı yasağı bulunuyor. CHP’li vekil hakkında FETÖ’ye yardım ettiği iddiası ve 22 yıl hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame mahkeme tarafından kabul edildi.
CHP’li adayların yaşadığı şok bununla sınırlı değil. Parti içindeki “sol ve ulusalcı aktörlerin” tasfiye edildiği iddiası da tartışmaları alevlendirdi. Bu iddianın sahibi de Eren Erdem’di. Erdem, önce listeye girdiği halde Bülent Tezcan tarafından çıkarıldığını söyledi, sonra da MİT Tırlarıyla ilgili belgelerin Bülent Tezcan eliyle servis edildiğini açıkladı. Erdem’in “Bizi Zaman gazetesine Kılıçdaroğlu gönderdi” demesiyle tartışmalar iyiden iyiye alevlendi. Erdem, bütün bu tartışmaların ardından “Neyse sorun değil. AKP’yi yenince hallederiz. 24 Haziran’dan sonra…” dedi.
İnce’nin ekibi tasfiye mi edildi?
CHP adaylarının ortaya koyduğu bir diğer tartışma, İnce’nin Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yeterli oyu alamaması halinde bile parti içinde önemli bir aktör haline geleceği ve Kılıçdaroğlu’na karşı yeniden harekete geçeceği.
Bu iddianın arkasında, “İnce ekibi” olarak bilinen isimlerin listelerde yer alamaması yatıyor. Muharrem İnce’ye yakınlığıyla bilinen Namık Havutca, Rıza Yalçınkaya, Bülent Öz, Bülent Bektaşoğlu, Mehmet Göker, Mazlum Nurlu, Yakup Akkaya, Akın Üstündağ, Şerafettin Turpcu, Erdin Bircan listeye giremedi. İnce’nin ekibinden sadece üç isim; Emre Köprülü, Yaşar Tüzün, Tanju Özcan aday yapıldı. Bu tercihlere yine bu isimlere yakınlığı bilinen Özgür Özel, Aykut Erdoğdu, Oğuz Kaan Salıcı ve Selin Sayek Böke, İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu gibi isimlerin itiraz etmemesi de dikkat çekiciydi.
Meclis’i boykot etmeyi öneren ve milletvekillerini sokağa çağıran Selin Sayek Böke’nin, bu konuda bir manifestoya imza attığı arkadaşı İlhan Cihaner’in tasfiye edilmesi karşısında sesini çıkarmaması da bu süreçte dikkat çeken bir diğer detay. Böke, Şubat ayında yapılan CHP kongresinde İstanbul milletvekili İlhan Cihaner ile birlikte “Gelecek İçin Biz” adlı muhalif bir oluşumun başını çekmişti. Oluşum, OHAL döneminde olağan muhalefetin yapılamayacağını savunuyordu:
“Bu doğrultuda CHP, Meclis’te olağan dönemin yasama faaliyetini sürdürme anlayışına son vermeli. OHAL rejimi sona erene, asgari demokratik bir ortama geçilene kadar ve adil, güvenli bir seçim ortamı sağlanana dek Meclis’te aktif boykot, Meclis çalışmalarından çekilme ve benzeri demokratik araçlar parti kurullarında ciddi şekilde değerlendirilmeli.”
Ulusalcılar da gitti solcular da
Barış Yarkadaş, Zeynep Altıok Akatlı, Şenal Sarıhan, Tur Yıldız Biçer, Mustafa Balbay, Gaye Usluer, Niyazi Nefi Kara, Hüsnü Bozkurt, Rıza Yalçınkaya, Musa Çam ve Erdal Aksünger de liste dışı kalan isimlerden. Onların aday olamaması “solun tasfiyesi” olarak yorumlandı.
Bunun yanında, Anayasa Profesörü İbrahim Kaboğlu İstanbul 1. bölge 1. sıradan CHP milletvekili adayı oldu. İstanbul 2. bölge 1. sırada ise tutuklu Enis Berberoğlu yer aldı.
Önce İstanbul’dan aday gösterilen Tuncay Özkan İzmir’de ısrar edince, İzmir 1. bölge 1. sıraya yerleştirildi.
Liste, Parti Meclisi toplantısında eleştirilerle karşılandı. Eski Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger açıklama yaparak “Partide tek adama dönüş var” dedi:
“Listede üzüntü verici şeylerle karşılaştık. Toplumun listelerden görmek istediği mevcut milletvekili arkadaşlarımızın çoğunu göremedik; bunun gerçekten toplumda da bir infial yarattığını görüyorum. Parti Meclisi’nin yetkisizleştirilmesi en üzüntü verici konulardan biriydi; yani orada irade koyma refleksinin ortadan kaldırılması, yetkilerinin alınması, bir tek adama dönüş, bence sıkıntılı şeyler.”
Bir diğer şoku, Kanal D’de sabah haberleriyle ünlenen İrfan Değirmenci yaşadı. Eskişehir’den milletvekili adaylığı başvurusu yapan gazeteci İrfan Değirmenci de milletvekili adaylığı listesinde kendine yer bulamadı. Listelerin açıklanmasından sonra yaptığı açıklamada “Bana verilen sözler tutulmadı” dedi:
“Başvururken ben bir il tercih etmedim. “Eskişehir’i de yazalım, gençliğin şehrine genç aday olmak yakışır” diyen kendileriydi. Listelere bakılırsa hiçbir ilden aday yapmamış görünüyorlar. Olsun. Gençler kazanacak, nefes almak isteyenler kazanacak. Ülke bizim, mücadele bizim, umut bizim.”
Konya’da Şener şoku
AK Parti’nin kuruluş sürecinde de yer alan Abdüllatif Şener’in CHP’den Konya adayı olmasına ilk tepki Konya teşkilatından geldi. CHP Meram İlçe Başkanı Ahmet Yiğit, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada karara tepki göstererek, Konya’yı tanımayan bir kişinin aday gösterilmesini kabul etmeyeceklerini ve Genel Merkezin bu kararını tanımadıklarını belirtti:
“Konya’nın kaç ilçesinin olduğunu bilmeyen, Konya halkının demografik yapısına hâkim olmayan ve hatta daha önce Konya´da bir gece dahi geçirmemiş bir isim olan Abdüllatif Şener´in, Parti Meclisimizin toplantısında birinci sıra olarak açıklandığını bilmenizi isteriz. Bu karar başta parti örgütlerimizi ve Konya halkını tanımamaktır.”
Parti yönetiminin Abdüllatif Şener kararından vazgeçmesi talep edilse de YSK’ya sunulan nihai listede Şener’in adaylık yeri değişmedi.
Fikri Sağlar’ın yeniden aday gösterilmemesi, Deniz Baykal’ın yeniden aday gösterilmesi de partide tartışılan meseleler arasına girdi. Fikri Sağlar’ın yeniden milletvekili adayı gösterilmemesine tepki olarak Anamur ve Tarsus ilçesi dışında Mersin’de il ve 11 ilçe örgütü istifa etti. Baykal’ın adaylığıysa, sağlık durumu yüzünden tartışma konusu oldu.
Kadın adaylar az
Kadın adaylara önem verdiğini söyleyen Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamalarına karşın listelerde kadınların azlığı da eleştirildi.
Eğitim alanındaki çalışmalarıyla bilinen Eskişehir Milletvekili ve TBMM Eğitim Komisyonu üyesi olan Gaye Usluer, yeni dönemde milletvekili aday olmamasına ilişkin Twitter hesabından şu paylaşımı yaptı:
“Sosyal Demokrasi ve Sol siyasetin temelinde ilkeler vardır. Sorgulamak vardır. Dik durmak vardır. Konuşmak vardır. İnandığım ilkelerden asla taviz vermeyerek, iktidar olma ve aydınlık Türkiye’yi yeniden inşa etme inancı ve umuduyla çalışmaya devam edeceğiz.”
CHP’nin de oyunu artıramaması halinde, 24 Haziran’da en fazla 25 kadın milletvekiline sahip olacak.
Partinin güçlü olduğu yerlerde kadın milletvekili sayısı az. İstanbul bu illerden birisi. Geçen seçimlerde 28 milletvekilinin çıktığı İstanbul’da sadece üç kadın adayı seçilebilecek sıralarda. CHP’nin ‘kalesi’ olarak nitelendirilen ve geçen seçimlerde 14 milletvekili çıkardığı İzmir’de de yalnızca 2 kadın milletvekili adayını seçilebilecek sıralardan aday gösterildi.
Ergenekon davasında tutuklu yargılanan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Dursun Çiçek’in kızı avukat İrem Çiçek de liste dışı kalan isimlerden. Liste dışı kalan İrem Çiçek, “Babam gençlerin önünü açmak adına vekilliği bana bırakmıştı” diyerek tepkisini gösterdi.
Listelerin tepkisi sürerken, bu tartışmaların seçimler sonrasında da süreceği kulislerde konuşulanlar arasında. Kılıçdaroğlu muhtemel başarısızlığın faturasını parti içi muhalefete açıklamak zorunda kalacak gibi.