Orta Afrika’da katliamın ayak sesleri

Nüfusu 1 milyona yaklaşan Orta Afrika Cumhuriyetinin başkenti Bangui’de neredeyse hiç Müslüman kalmadı. Ülkedeki müslümanların oranı yüzde 15’ten yüzde 3’e geriledi. 436 camiden 417’si fanatik Hristiyan çeteciler tarafından yakıldı, yıkıldı. Yeni bir katliam kapıda. Gözümüz Orta Afrika Müslümanları üzerinde olsun.

Open Doors / Açık Kapılar adıyla bir kuruluş var. Merkezi ABD’nin Kaliforniya eyaletinin Santa Ana kentinde. 60 yıl önce Komünizmin pençesindeki Doğu Avrupa ülkelerine kaçak yollardan Hristiyanlığa dair kitaplar sokan, gerçek ismini vermeyip “Brother Andrew / Andrew Kardeş” diye andıkları muhtemelen CIA ajanı birisi tarafından kurulduğu söyleniyor. Açık Kapılar, bildiğimiz bir misyoner teşkilatı. Fakat onu diğerlerinden farklı kılan, kendisine seçtiği görev alanı. Kendi ifadeleriyle “Hristiyanlar yeryüzünde en fazla eziyet gören din gruplarından biri” imiş. Bu nedenle tehdit altında yaşayan Hristiyanlara adanmış bir teşkilat bu. Yeryüzündeki Hristiyanların haklarını savunma görevini üstleniyorlar.
İddialarına göre yeryüzünde her ay:
– 255 Hristiyan öldürülüyor
– 104 Hristiyan zorla kaçırılıyor
– 180 Hristiyan kadın tecavüze uğruyor veya ağır taciz görüyor
– 66 Kilise saldırıya uğruyor
– 160 Hristiyan mahkemeye bile çıkmadan tutuklanıyor

Dünya İzleme Listesi ve 50 ülke

Her yıl bir kitapçık çıkarıyorlar. “Dünya İzleme Listesi” adını verdikleri bu kitapçıkta Hristiyanların en fazla zulüm gördüğü 50 ülkeyi bir tür puanlama sistemiyle tespit edip duyuruyorlar. 26 yıldan beri yayınlanan kitapçığın 2018 yılında yayınlanan verilerine göre: 215 milyon Hristiyan yüksek derecede tehdit altında yaşıyor
Kuzey Kore Hristiyanlar açısından en tehlikeli ülke. 2018 yılında 3066 Hristiyan öldürülmüş, 1252 Hristiyan zorla kaçırılmış, 1020 Hristiyan kadın tecavüz ya da ağır tacize uğramış, 793 kilise saldırıya maruz kalmış. Hristiyanların en fazla maruz kaldığı tehlike “İslami baskı ortamı” imiş, Hristiyanların en çok tehdit altında olduğu 10 ülkeden 8’inde bu tehlike mevcutmuş.
Açık Kapılar Teşkilatı’nın Dünya İzleme Listesi 2018 kitapçığına baktığınızda ilk sırada Ateist inanca sahip olan Kuzey Kore’yi görüyorsunuz. İkinci sırada Afganistan var. Türkiye ise Hristiyanların en fazla eziyet gördüğü ülkeler listesinde Tunus’un ardından otuz birinci sırada yer alıyor. İddiaya göre Türkiye’de “İslami baskı ortamı” mevcutmuş. Hristiyanlar yüzde 52 oranında şiddete maruz kalıyormuş. Aile içinde baskı oranı yüzde 58 iken, özel yaşamda bu oran yüzde 75’e kadar yükseliyormuş. Kitapçığa göre Cumhurbaşkanı Erdoğan seküler Türkiye’yi Sunni bir İslam devletine dönüştürme uğraşı veriyormuş. Bu da dinsel milliyetçiliği tetikleyip Hristiyanlığa geçmeyi zorlaştıran bir ortama yol açıyormuş.

Çarpıtılan Orta Afrika gerçeği

Listede Müslümanların azınlık olarak yaşadığı, büyük ayrımcılığa uğrayıp katliam tehlikesiyle baş başa kaldığı ülkelere bile tesadüf etmek mümkün. Evet, Açık Kapılar Teşkilatı’na göre Orta Afrika Cumhuriyeti’nde nüfusun yüzde 15’ini oluşturan Müslümanlar, 2018 yılı içerisinde çoğunlukta bulunan Hristiyanlara “İslami baskı” uyguluyormuş. Yüzde 96,5 oranında şiddet olarak tezahür eden bu baskı, Hristiyanları aile hayatında yüzde 48,5, özel hayatlarında ise yüzde 53,5 oranında eziyete maruz bırakıyormuş.
Kitapçıkta Orta Afrika Cumhuriyeti’nde yaşayan Hristiyanların duaya ihtiyacı olduğu belirtilirken şu ifadeler kullanılıyor.
“Dualarınız Fulani sığır çobanları ve Müslüman teröristler tarafından hedef alınan Hristiyanlar ile birlikte olsun.”

Misyonerleri kendi ülkesinin kurumu yalanlıyor

Oysa Washington merkezli ABD Uluslararası Dini Özgürlükler Komisyonu’nun Nisan 2017 tarihli yıllık raporu bakın Orta Afrika Cumhuriyeti bahsinde ne diyor?
“Ülkede devam eden şiddet binlerce insanın ölümüne, 2,3 milyon kişinin insani yardıma muhtaç kalmasına, 450 bin kişinin diğer ülkelere sığınmasına ve yaklaşık 350 bin kişinin de ülke içinde daha güvenli yerlere göç etmesine neden olmuştur. 2012 öncesinde ülkede yüzde 85 Hristiyan ve yüzde 15 Müslüman mevcutken 2014 yılı sonu itibariyle Müslüman nüfusun yüzde 80’i ülke dışına kaçmak zorunda bırakılmıştır.”
Neymiş? Fanatik Müslüman düşmanı Açık Kapılar Teşkilatı’nın dediği gibi Müslüman oranı artık yüzde 15 değil sadece yüzde 3 kalmış. O da 2014 rakamı. Bugün belki yüzde 2, belki de yüzde 1. Zulme uğrayan kimmiş, Hristiyanlar mı yoksa Müslümanlar mı?

Bir tokat da Katoliklerden

Orta Afrika Müslümanlarını Hristiyan çoğunluğa büyük eziyetler yapan kimseler olarak tanıtmaya gayret eden, yeryüzünde olan bitene taraflı bakmayı gelenek edinmiş Amerikan misyonerliğine bir tokat da kendileri gibi Orta Afrika Cumhuriyeti’nde misyonerlik faaliyeti yürüten Katoliklerden geldi. Merkezi Almanya’nın Königstein kentinde bulunan Aid to Church in Need / Muhtaç Kiliselere Yardım Teşkilatı’nın web sitesinde yayınlanan 30 Ocak 2018 tarihli haberin başlığı aynen şöyleydi:
“Orta Afrika Cumhuriyeti: Birleşmiş Milletler askerleri, kamplarda yaşayan Müslümanların katliama uğrayacaklarına dair uyarıları dikkate almıyor.”

BM Müslüman katliamı görmek istiyor

Ülkenin güneyinde bulunan Bangassou kentindeki Katolik katedralinde görev yapan papaz Yovane Cox, can emniyetleri bulunmadığı için evlerinden kaçıp katedralin avlusuna sığınan 1000 civarındaki Müslüman için Birleşmiş Milletler barış gücü askerlerinin kıllarını kıpırdatmadığını, kamptaki durumun her geçen gün daha kritik bir hale geldiğini şu sözlerle ifade ediyor:
“Durum çok vahim. Buraya saldırı yapılacağı daha önce ifade edildi fakat güvenlikten sorumlu Birleşmiş Milletler askerleri kendilerine anlatılanları duymazdan gelmeye devam ediyor. Anlaşılan o ki, onlar bu katedralde ve Müslümanların sığındığı her yerde katliam yaşanmasını görmek istiyorlar.”
Katedrale sığınan Müslümanların çoğunluğunu kadınların ve çocukların oluşturduğunu söyleyen Cox’a göre acilen bu insanların güvenli bir yere nakledilmesi gerekiyor.
“Çoğunluğunu kadın ve çocukların oluşturduğu bu insanları kurtarmanın tek yolu onları bir an önce buradan taşımak, daha güvenli bir yere nakletmek. Çünkü katedralin etrafı silahlı çeteciler tarafından sarılmış durumda. Çeteciler bir Müslüman dışarı çıksa da öldürsek diye fırsat kolluyorlar.”
Nitekim röportajdan az zaman önce kampı saran Hristiyan çeteciler bir Müslümanı bu şekilde öldürmüş. Bu olay daha ziyade kadın ve çocuklardan oluşan Müslüman sığınmacılar arasında büyük bir paniğe neden olmuş.
Papaz Cox, sadece Müslümanlar için değil kendisi ve katedralde bulunan görevliler için de endişeleniyor. Zira katedral daha önce saldırıya uğramış. Papaz, Anti Balaka adıyla bilinen gözü dönmüş fanatik Hristiyan çetecilerin kendilerini de hedef aldığını, Müslümanları korudukları için onların gözünde “hain” olarak görüldüklerini söylüyor.
Cox yaşanan kaostan hem ülke yönetimini hem de BM yetkililerini sorumlu tutuyor.
“Burada hiçbir otorite mevcut değil. Meydan çetecilere kaldı.Devlet yetkililerinin olaylara sessiz kalışı, Birleşmiş Milletler askerlerinin bölgede kalan birkaç Müslüman için kıllarını kıpırdatmak istemeyişi, Hristiyanlar ile Müslümanlar arasındaki gerilimi daha da büyütüyor. Ülke sonuçta bir kan gölüne dönüşmüş durumda.”

İslam dünyası ses vermeli

Birleşmiş Milletler ile uluslararası toplumun Müslümanların maruz kaldığı acılara karşı duyarsız tavrı malum. Fakat bu durumun İslam dünyasının sessizliğinden beslendiğini göz ardı ediyoruz. Açık Kapılar diye bir Amerikan misyoner teşkilatı çıkıyor ve gerçekleri tamamen ters yüz etme cesaretini kendinde buluyorsa, bu durum İslam dünyasının sessizliğinden kaynaklanıyor. Daha açık konuşalım, yeryüzünün gerçek mazlumları Müslüman kardeşlerimiz için en azından Açık Kapılar’ın yaptığı kadar olsun “Baskı altındaki Müslümanları İzleme” ekibi kurup tarama faaliyeti yapabiliyor muyuz? Bu faaliyeti yıllık raporlara çevirip yayınlayabiliyor muyuz? Birleşmiş Milletler başta olmak üzere uluslararası kurumları bu raporlara ortak olmaya, bu raporların gereğini yapmak için inisiyatif almaya zorlayabiliyor muyuz? Bu raporları dünya basınında gündeme getirmeye çalışıyor muyuz? Orta Afrika’da, Doğu Türkistan’da olan biteni öğrenmek için sen, ben, biz çaba göstermezsek Afrika’da cirit atan misyonerlerin, Çin hükümetine yardım ve yataklık yapan çevrelerin yazdıklarıyla, yayınladıklarıyla yetinmek durumunda kalacağız. Ve nitekim kalıyoruz da.
Evet, İslam dünyası artık ses vermeli. Nüfusu 1 milyona yaklaşan Orta Afrika Cumhuriyeti’nin başkenti Bangui’de neredeyse hiç Müslüman kalmadı. Ülkedeki Müslümanların oranı yüzde 15’ten yüzde 3’e geriledi. 436 camiden 417’si fanatik Hristiyan çeteciler tarafından yakıldı, yıkıldı. Bölgedeki kaynaklardan gelen duyumlar, kalan yüzde 3 Müslüman’ın ve ayakta kalan 19 caminin de güvende olmadığına, yeni bir katliam için hazırlık yapıldığına işaret ediyor. Orta Afrika Cumhuriyeti’ne dikkat! Gözümüz orada olsun ki bu fırsatı asla bulamasınlar.

Benzer konular