İmzalar tamam CHP ikiye bölündü: İlk raunt muhaliflerin
Muharrem İnce’nin ekibi kurultay için gerekli olan 630 imzayı aşarken Kılıçdaroğlu taraftarları da sahaya indi. 59 il başkanı ve 129 milletvekili CHP Genel Başkanı’na destek açıklaması yapıp olağanüstü kurultay istemediklerini ilan ettiler. Destek bildirisini okuyan Ankara İl Başkanı Rıfkı Güvener, “İhtiyacımız olan olağanüstü kurultaydan ziyade birlik, beraberlik ve sorumluluk içinde bu karanlık süreçten çıkabilmemizdir” dedi. Kurultay için imza toplayan ekibin temsilcisi PM üyesi Gaye Usluer ise Kaftancıoğlu’na, “Kurultaylar özeleştiri fırsatlarıdır. Örgütümüze sormadan yapılan açıklama şahsi olup, örgütlerimizin görüşü değildir” sözleriyle cevap verdi. Ankara’da muhalifler ve genel merkez destekçileri arasında tartışma sürerken, olağanüstü kurultay sürecinin yolunu açan Muharrem İnce’den de açıklamalar geldi. İnce twitter’dan yaptığı açıklamada, “Partimdeki gelişmeleri ibretle ve üzülerek izliyorum. Koltuğa yapışanlar kalkmamak için her yolu deniyor, her yola başvuruyor. Her şeye rağmen umut galip gelecek, değişim çok yakında” ifadeleri ile kurultay mesajı verdi. İl başkanlarının açıklamasının ardından CHP’li 129 milletvekilli de Kılıçdaroğlu’na destek bildirisi okudu. CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu tarafından okunan bildiride, kurultay tartışmalarının sayı boyutundan çıkarılarak sonlandırılması gerektiği belirtildi.
‘Mülkünü’ İsrail’e verdi
Riyad yönetimi, yakında kurulacağı ilan edilen ‘Neom’ kentinin içinde bulunduğu Tebük’te 16 bin kilometrekare büyüklüğünde bir araziyi İsrail için ayırdı. Bölgedeki derin vadilerin ‘kimyasal silah deposu’ olarak kullanılacağı iddia ediliyor. Yeni Şafak’ta Yılmaz Bilgen imzasıyla yayınlanan habere göre, ‘yasak bölge’ kapsamına alınan alanda Şarma, Suğra, Muveylih, Duba ve Emlec gibi yerleşim birimleri bulunuyor. Ahbar el-Suudi Haber Ajansı, Suudi Arabistan Veliaht Prensi Selman yönetiminin yasak alan dahilinde kalan şehirleri boşaltma kararı aldığını duyurdu. Tebük bölgesi olarak adlandırılan yasak alanın önümüzdeki dönem İsrail ile ortak gerçekleştirilecek askeri faaliyetlerin icra sahası olarak seçildiği iddia ediliyor. Tel Aviv ve Riyad yönetimleri geçtiğimiz günlerde ortak istihbarat faaliyeti yürütme kararı aldıklarını ve bu durumun askeri alanda atılacak yeni işbirliği adımlarıyla destekleneceğini ayrı ayrı ifade etmişti.
Diyanet cemaatleri denetlesin
İstanbul Müftüsü Kamil Yılmaz, tarikatların, cemaatlerin ve dini yapıya katkı sağlamak isteyenlerin, Diyanet İşleri Başkanlığı veya başka bir kurum tarafından denetlenmesi gerektiğini açıkladı. İstanbul›daki yaz kampına katılan üniversite öğrencileriyle bir araya gelen Yılmaz, 15 Temmuz›dan sonraki süreçte Türkiye›de cemaat ve tarikat algısının ciddi şekilde yara aldığını söyledi. Cemaat, tarikat ve dini yapılarla ilgili bir infial meydana geldiğini ve tepki oluştuğunu belirten Yılmaz, Osmanlı›nın yaşanan tarikat olumsuzluklarını önlemek üzere Meclis-i Meşayih kurumunu hayata geçirdiğini hatırlatarak, «Tarikatların, cemaatlerin ve dini yapıya katkı sağlamak isteyenlerin Diyanet İşleri Başkanlığı veya başka bir kurum tarafından denetlenmesinden başka bir çare yoktur. Eğer böyle bir denetleme mekanizması kurulursa bunlar hedeflerinin ne olduğunu açık ve şeffaf olarak ilan ederler, üye sayılarını ve ekonomik güçlerini deklare ederek hizmet ederlerse elbette katkı sağlarlar. Devletin bu manada adımlar atması gerekiyor» diye konuştu.
Mason olmak için servet ödemiş
Adnan Oktar’ın masonlarla para ilişkisi deşifre oldu. Soruşturmada ifade veren müştekilerden C.Ö., Oktar’ın 33. dereceden mason olabilmek için 1 milyon 50 bin Euro ödediğini söyledi. Yeni Şafak’ta Şahin Şen imzası ile yayınlanan habere göre paranın 350 bin Euro olarak üç seferde verildiği belirlendi. A9’daki takdim töreni görüntüleri de soruşturma dosyasına girdi. Dünyadaki en güçlü mason localarının İskoç Rit ve P2 Mason locaları olduğunu Adnan Oktar’a aktardığını söyleyen C.Ö., ifadesinde şu bilgileri verdi: “İskoç Rit’e üye olmak için İngiltere’de yaşaması gerektiğinden, P2 Mason locasıyla bağlantı kurmamı istedi. Ben de mail adresim üzerinden bağlantı kurarak görüşmelerde bulundum. Her defasında 350 bin Euro olmak üzere üç defa para vererek 33. dereceden mason olmasını sağladık.” Parayı P2 Mason Locası meşrik-i azamı olan Gian Franco Pilloni ve beraberindeki ekibe elden teslim ettiklerini söyleyen C.Ö., “Adnan Oktar’ın masonluğa kabul görüntüleri zaten basına da yansıdı. Hatta 2014’te dönemin İtalya Dışişleri Bakanı Franco Frattini Türkiye’ye gelerek sadece Adnan Oktar ile görüştü. Oktar bu görüşmede İtalya’daki politikacılarla tanışmak istediğini aktardı. Basında kendisi lehine haberler çıkmasını istediğini söyledi ve bu haberler yapıldı” itirafında bulundu.
78 bin kişi isim ve soy ismini değiştirdi: ‘Mesüt’ler Mesut oldu
Kimliklerde hatalı yazılan isim ve soyadlarını düzeltme imkanı sağlayan uygulama ilgi gördü. Mahkeme kararı aranmaksızın değişiklik yapılmasının yolunu açan uygulamayla 56 bin 212 kişi soyadını değiştirdi, 22 bin 40 kişi de ismini düzeltti. Uygulamadan toplam 78 bin 252 kişi yararlandı. Ülke genelinde il, ilçe nüfus müdürlüklerine yapılan başvurular kapsamında “Karakoyun, Top, Karpuz, Danabaş, Ördek, Kör, Camuz, Ahmak, Çakal, Malak, Armut, Davul, gibi soyadları, ayrıca “Keser/Kevser, Fedme/ Fadime, Erturun/ Ertuğrul, Fiyaz/ Feyyaz, Hebibe/ Habibe, Vurkan/ Furkan, Mesüt/ Mesut, Turğut/ Turgut, Bünyami/ Bünyamin, Birifan/ Berivan, Buğlum/Buğlem, Müzüyen/Müzeyyen, Ristan/Rüstem, Yonis/Yunus, M.Ali/ Mehmet Ali” gibi hatalı yazılan isimler de talep doğrultusunda değiştirildi. Bu kapsamda belirtilen, umumi edeplere uygun olmayan ve gülünç olduğu değerlendirilen; Yalak, Kalas, Sıçan, Deli, Koyun, Top, Boynuz, Ördek soyadları da değiştirdi. Uygulama 2019 sonuna kadar devam edecek.
Komşuda acı ve öfke
Yunanistan’ın başkenti Atina’daki yangın felaketinde ölü sayısı 81’e yükseldi. Yüzlerce ev ve aracın kül olduğu yangında ölenlerden bazıları evlerinde ve araçlarında mahsur kalarak, bazıları da alevlerden kaçmak için sığındıkları denizde boğularak öldü. Yunan basını ülkenin yakın tarihindeki en ölümcül yangın felaketinden hükümeti ve kamu kurumlarını sorumlu tuttu. “Dimokratia” gazetesi 3 gün boyunca Yunan politikacıların fotoğraflarını yayınlamayacak. “Ta Nea” gazetesi, “Ulusal trajedi – Öfke ve acı” başlığıyla yayımladığı haberinde, yangın esnasında Mati bölgesinde mahsur kalan bir aile üyelerinin cesetlerinin birbirine sarılmış şekilde bulunduğunu belirtti. “Eleftheros Typos” gazetesi, “Onları alevlere terk ettiler” başlığını attığı haberinde, yetkili kurum ve makamların yangın sırasında özensiz ve ihmalkar hareket ettiğini kaydetti. Devlet mekanizmasının yangına müdahale etmekte çok geç kaldığını, yangın söndürme çalışmaları esnasında ilgili kurumlar arasında büyük karmaşa yaşandığını ve herkesin kendi başına hareket ettiğine dikkat çeken gazete, “Devletin -sorumsuz- sorumlularından tek bir istifa bile yok” ifadelerine yer verildi. “Ethnos” gazetesi, “Kıyamet” başlığını kullandığı haberinde faciaya “yıllarca süren ihmallerin, dikkatsizliklerin ve siyasi alışverişlerin” yol açtığını vurguladı. Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ise “kundaklama” iddiasını ortaya attı. Basına konuşan itfaiyeciler ise “kundaklama yok, helikopterler başka yangına müdahale ettiği için asıl yangın büyüdü” dediler.