Avrupa Birliği, Brüksel’de gerçekleşen üç günlük zirvede ekim ve kasım aylarında görev süreleri dolacak olan AB yönetiminin yerine gelecek isimleri belirledi. Beş yıllık görev süreleri dolan AB’nin eski yüzleri, yerlerini yeni yönetime bırakacak.
Takvimler 1951 yılını gösterdiğinde Batı Avrupa ülkelerinin kömür ve çelik endüstrilerinde ihtilaf yaşamaması amacıyla Paris’te kurulduğu duyurulan Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu, bugün Avrupa Birliği olarak faaliyetlerine devam ediyor. Günümüzde birlikten ayrılmak isteyen ülkelerin kampanyaları ile hatırlasak da Avrupa Birliği dünya için hâlâ önemini koruyor.
AB KOMİSYONU BAŞKANLIĞI
7 ÇOCUKLU ANNE
Ursula Von der Leyen Avrupa Birliği’nin en önemli kurumu olan AB Komisyonu Başkanlığı için aday gösterildi. AB Komisyonu Başkanlığı için AB liderlerinin oy birliği ile aday gösterilen Leyen, Alman siyasetinin önde gelenlerinden.
Ursula Von der Leyen’in adı daha önce Almanya Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığı için geçmişti. ‘Aile’ kavramına uzak klasik Alman siyasetçilerden farklı olan Leyen’in tam 7 çocuğu bulunuyor.
2013 yılında Federal Almanya kabinesini oluşturan Angela Merkel, tıp doktoru olan Leyen’i sağlık bakanı olarak atamak istemiş, ancak Leyen Savunma Bakanı olmak istediğini söyleyerek bu teklifi kabul etmemişti. Tutkulu bir Avrupalı olarak tanınan Leyen, AB ülkelerinin birlikte ve daha yüksek bir özgüvenle hareket etmesi gerektiğine inanıyor.
AB KONSEYİ BAŞKANLIĞI BELÇİKA’DA
AB Konseyi Başkanlığına oy birliğiyle eski Belçika Başbakanı Charles Michel aday gösterildi. Avrupa Parlamentosunda liberal siyasi grubu olan ‘Avrupa’yı Yenileyin’ hareketinin üyesi Charles Michel’in seçilmesinde Macron ön plana çıktı. BM’nin Göçmen Paktı konusuna karşı çıkan Michel, göçmen ve mülteci karşıtı olarak biliniyor.
AB MERKEZ BANKASI İLK DEFA KADIN
Uzun yıllardır IMF Başkanlığını yürüten ve IMF tarihinin en başarılı başkanlarından biri olduğu söylenen Christine Lagarde, yine Macron’un etkisiyle AB Merkez Bankası Başkanlığına aday gösterildi. Bugüne kadar Avrupa Merkez Bankası Başkanlığını yürüten Mario Draghi, 2011 yılında kurumun başına geçerek euro bölgesini kurtaran isim olma takdirini kazanmıştı. Lagarde, eğer seçilirse bu görevi sekiz yıl süreyle üstlenecek. Avrupa Parlamentosu ve Euro Bölgesi maliye bakanlarının yapacağı oylamada Lagarde’ın görevinin onaylanmasına kesin gözüyle bakılıyor.
AP BAŞKANLIĞI YENİDEN İTALYA’DA
İtalyan Antonio Tajani›nin yerine bir diğer İtalyan David Maria Sassoli Avrupa Parlamentosu için aday gösterildi. AP Başkanlığının tekrar bir İtalyan›a verilmesiyle atamalardaki coğrafi eşitsizlik net bir şekilde görünür hale geldi.
MOGHERİNİ GÖREVİ BIRAKIYOR
Avrupa Birliği’nin en aktif görevlerinden olan AB Yüksek Temsilciliği’ni yürüten İtalyan Federica Mogherini, görevini İspanya Dışişleri Bakanı Josep Borrell’e bırakacak. Özellikle göçmen krizinde Türkiye ile yoğun temaslar gerçekleştiren Mogherini, göçmen krizini yürütmekte başarılı olamamıştı.
AB YENİ DÖNEMDE FRANSA ETKİSİNDE
Diplomasi kulislerinde yeni AB yönetiminin şekillenmesinde Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un büyük etkisi olduğu konuşuluyor.
Brüksel zirvesinin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, tüm başkanların Fransızca bildiğini belirterek, “Fransızca konuşan yeni bir ekibin oluşmasından mutluluk duyuyorum” dedi.
Fakat Macron için tek kazanım adayların Fransızca konuşması değil. AB’nin en önemli kurumlarından Avrupa Merkez Bankasına bir Fransızın atanması, AB Konseyi Başkanlığına da AP’deki liberal siyasi grubu olan Avrupa’yı Yenileyin üyesi Charles Michel’in aday gösterilmesi AB’deki aşırı sağ hareketleri şimdilik bastırmışa benziyor.
AB Komisyonu Başkanlığına bir Almanın getirilmesi Fransız Cumhurbaşkanı için bir kayıp gibi görülse de Ursula von der Leyen’in Macron’un önerisiyle gündeme gelmesi Macron’un AB üzerindeki etkisini gösteriyor.